Bana Bir Masal Anlatanın Kırk Yıl Kölesi Olurum

11/03/2019 Erol Anar 0

Bir masal anlat bana. İçinde yedi ülkenin hazinelerinin bulunduğu büyülü mağaralar olsun. O mağaralarda parlayan elmaslar gibi sonsuz sevgiyi arayalım. Sonra yeraltındaki bin bir tehlikenin kol gezdiği göllerde yolculuk yapalım. Altın elmalar bahçesini arayalım. Hayatı arayalım, aşkı, kendimizi…
Hayatımız mı? Bir varmış, bir yokmuş…
Sevgiyle kal.

Hayatımız Tamamlanmamış Bir Senaryodur

25/01/2019 Erol Anar 0

Kimi zaman bir masal kahramanı oluyorum senaryomda, kimi zaman ise aşkı için bütün gözünü kırpmadan hayatını verebilecek tepeden tırnağa aşkla dolu gözü kara bir insan.

Bazen ise, içimden yükselen olumsuzlukları görebilmek için, bir an için de olsa olumsuz davranışlar yapan birisi oluveriyorum. İçimdeki iyi ve kötüyü ayrıştırmayı deniyorum böylece. Biliyorum ki, içimizdeki kötü hep orada kalacak, önemli olan onu denetim altına almak sevgilim.

Kendini Kanıtlama Hastalığı

23/01/2019 Erol Anar 0

Herkes ve her şey bizden kendimizi yeniden ve bir kez daha kanıtlamamızı istiyor. Biteviye kendimizi kanıtlamakla geçiyor ömrümüz. Aşkta bile bu durum değişmiyor. Sevgilimiz sonsuz sevgimize tüm yüreğiyle inansa dahi onu yeniden kanıtlamamızı bekliyor. Bu işyerinde, okulda ve hayatın çoğu alanında böylece sürüp gidiyor.

“Büyülü Mutluluk Araştırması”

01/08/2018 Erol Anar 0

Oysa ben cebimde cevapların sınırlılığı ve ağırlığıyla değil, soruların verdiği sonsuz hafiflikle gezmek istiyorum artık. Soruları çıkarıp, hiç kolaycı çözümlere yönelmeden, tıpkı bir koyunu çengele asar gibi, onları odamın tavanına asmak ve günlerce etraflarında yürümek istiyorum.
İşte böyle dostum, her gün içimdeki sonsuz kapılardan birisinin anahtarını ele geçirirsem mutlu oluyorum. Bence sözü edilen büyülü mutluluk araştırması bu. Her anahtar beni daha mutlu ediyor.

Bir Tuğla Bile Bir Şey Olmak İster

01/08/2018 Erol Anar 0

Bir tuğla aslında yapıdaki kendi yerini almadığında aslında hiçbir şeydir. O, hiçbir işe yaramayan yalnızca yer işgal eden işlevsiz bir nesnedir. O ancak, bir yapının kendine düşen yükünü taşıdığında anlamını bulmuştur. İşte bir insan da hayatın içinde kendi rolünü oynamadığında hiçbir şeydir. O insanda tıpkı bir kenara atılmış bir tuğla parçası gibi işlevsizdir. Hayatı değiştirmekten ve dönüştürmekten yoksundur, edilgendir.

“Gezi Asla Sona Ermez”

01/08/2018 Erol Anar 0

Lao Tzu, öyküsünü şu nasihat ile tamamlarmış, etrafına anlattığında, “Acele karar vermeyin. O zaman sizin de herkesten farkınız kalmaz. Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının. Karar aklın durması halidir. Karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl insani daima karara zorlar. Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi asla sona ermez. Bir yol biterken yenisi başlar. Bir kapı kapanırken başkası açılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz.

İlişkiler Toprakta Açılmış Kuyulara Benzer

15/07/2018 Erol Anar 0

Zeki bir insan öyle bir an gelir ki çok aptalca bir davranışta bulunabilir. Ya da çevresinde aptal olarak bilinen bir insan bazen hiç kimsenin göremeyeceği gerçekleri görebilecek kadar mantıklı davranabilir.
Her insanın bir düğmesi vardır, uygun zamanda o düğmeye basmayı bilirsen o insan bir anda içsel dünyasını sana açar.

Aynalar ve Camlar

01/06/2018 Erol Anar 0

Anadolu’da, “Su gibi aziz ol.” derler. Ben de diyorum ki kendime sevgili dostum, cam kadar şeffaf, ayna kadar gerçekçi ol.